Friday, October 27, 2017

SÜRAT

Tik-tak
Klik-klak
New York
Ya da
Rifat

New York hızlı sürsün
Ben ise
yavaş mı yavaş
ağır mı ağır
bakalım
kimin
Hikayesi
daha çok
tıklanır

tik-takçılar
oyunlarını
oynar iken
her tarafta
her tarafın
her tarafında
rüyam

atim ise
aynı zamanda
hem yavaş
hem
son süratlı

mümküniyatı
sıfırlamak
işim

Sunday, October 15, 2017

BU TOPRAĞI TÜRKSÜZ BIRAKMAYALIM!

Karl Marx demiş galiba: "Haklar verilmez, alınır!" Biz Makedonya Türklerini o kadar önemli iş beklerken ufak hesaplarla vaktimizi ziyan ediyoruz. Durumun vahamiyetini kavrayıp her sahada seferber ve biraz daha uyanık olmakta fayda var. Neredeyse kendi öz vatanımızda bizi üçüncü sınıf vatandaş ilan ettiler diyebiliriz. Türk'e fiyat biçmek kimin haddine! Makedonya Türklüğü olarak kendi şanlı geçmişine layık olmayı ve Ata'nın dediği gibi çağdaş medeniyetin üstüne çıkmayı yeğlemeliyiz, sadece taklit etmekle yetinmemeliyiz. Umut yok değil, pırıl pırıl nesiller geliyor. Ancak milli şuurumuzu en yüksekte tutmayı bir an bile aklımızdan çıkarmamalıyız. BİR olmanın zamanı geldi, çattı bile. Makedonya Türklüğü dünya tarihine Atatürk'ü bahşetmiş.BİR olunca hem hakettiğimiz hakları alır, hem de bu topraklarda milli istikbalimize ulaşmış oluruz. Doğu Makedonya Yörükleri Türk Dünyasının en güzel ve en nadir çiçeklerinden biridir, kaç kişi bunun farkında, hatta kimin umurunda?! Ne yazık! Bizim için kutsal olan bu toprağı TÜRKSÜZ BIRAKMAYALIM!

Monday, October 9, 2017

EBEDİYET



Babam İlhami Emin’e

Kimse senin kadar güneşi sevmedi
sevemez de
Güneşe uzanabilen
sen oldun
ancak
ne hikmetse
gece de sevilir
dedin ve
ortalığı
ay ettin

tarihin derinliklerinden
çıkardığın hazineleri
sen bana
ben ise tüm sevdalılara
bağışladım

ve hayallerim
zümrütlendi

rüzgarın üstünde
bana güneş nasıl
ay nasıl sevilir
öğrettin

sonralı bir sonra
ve üç nokta

Tuesday, August 15, 2017

ALACA

Abdülbaki Gölpınarlı’ya ithafımdır

yeni sınırlar koymayı
bana emrettin
uzağa bakan
sözlerin
bana vasiyet oldu

dedin ki
kokularımız
yokolmasın
tazelensin
yepyeni sevdalar türesin
yarının tenine
güneş damlasın
yarınımız
yarınlaşsın

maviyi bahçeden
kızılı çekmeceden
sarıyı cebimden
yeşili adından
aldım ve
burnumuzdaki çiçeklerin
renklerine renk katarak
alaca kokular içinde
buldum gizli
tebessümünü

hiç bitmeyen ezgilerin
enginliğinde
simanı düşledim
ve tanıştık

Monday, August 7, 2017

ATEŞ

kirpiklerimizi
yakıyor
ateş
ona
rağmen
boynuzlu
güneşler
hiçbir
zaman
unutulmayacak

mezar taşları
bana yastık
bana
melhem
bana
ne

GÖZLER

izin
vermediğim
halde
gözlerimle
bakıyor
şeytan

baksın

zebanilere
teslim
ederek
Tanrı
değiştirdi
şeytanı

Tuesday, June 13, 2017

BAŞ BELASI

Başıma belalar
gelip çatıyor
Zülkarneyn suresini
yeniden okusam mı


Sol tarafımdan Robert
sağ tarafımdan İgor
çekleştiriyorlar
beni ortadan
ikiye bölmek istiyorlar
oysa gerçek tektir

insanın kendi kendisine
düşman kesilmesi
bir muammadır
ezelden beri

dengesini kaybetti
kaybediyor
bu dünya
evrenin kapıları ise
bize ardına kadar
açık

Wednesday, May 31, 2017

KARADAN DAHA KARA

Uyur iken
Sırtıma korku yüklediler
Rüyamda kadersel hamle yapan
Kahraman rölünü oyunyorlar
Ancak sonrasında
Şiir kuraklığı zamanlarında
Herkesin hasretle arzuladığı
Pınarımda
Yüzlerini yitiriyorlar

Darmadağın

Korkuyu yenmeme gerek yok
Çünkü o her şafakta
Adımı destanlaştıran
Arıya dönüşen torunumdur

Aynalarla dolu bir labirinte
Yerleştirdiğim kargaları
Kendi karasını görüp
Uçmayı unutuyorlar

Mitolojik korku saçan
Canavarın başını almasını
Cesur şaire emretti ilham perisi
O da tarihi bir bağırış ile
Semitik sırlarımızın yardımıyla
Bunu başardı

Işığın gözyaşlarından
Oluşan ırmakların
Üzerinde uçuşuyor
Kaderden kaçamayarak
Zamandışı akıncıların
Apansız bakışlarında
Bozguna uğrayan kara yazanlar
Ki onlardan
Daha kara yazan beni
Bekler
Bekleyemeyen
Mahşeri bir tutku

Dünya beni fethetmeye çalışıyor
Oysa dünya
yı ben çoktan fethettim
Dünya hala bunun farkında değil

Monday, May 29, 2017

DÜNYANIN BAŞKENTİ

ve çalışma masamda oturur iken
sen arkamdasın
orada konstantiniyye’sin
şimdi ise önüme alıyorum seni
böylece özüne dönüyorsun
kendin oluyorsun
öylesine güzel
olduğun kadar güzel
genç türkmen gelinleri gibi ince ve kibar
minarelerin göklere dalıyor
akisleri ise
bizlere sunduğun
aşkın
nihayetsizliğinde canlı mı canlı
sana binbir minnet şehrim
seni okşayanların
adına
teşekkür ediyorum
seni talan etmek
isteyenlere rağmen

arkamda konstantiniyye’sin
önümde ise gelin
ölüme kadar zarif
ölümden sonra zarif